likes
Seylan Çayı Nedir? Nasıl Demlenir?
Sri Lanka Dağı Eteklerindeki Eşsiz Lezzet!
Son yılların popüler çay türlerinden biri olan seylan çayı ülkemizde de yaygın şekilde tercih edilmeye başladı. Aroması ve lezzetiyle fark yaratan bu çay, Sri Lanka dağlarının eteklerinden ülkemize geliyor. Lezzetinin yanı sıra sağlık üzerindeki olumlu faydaları sayesinde de dikkat çeken seylan çayı, tüm dünyada yoğun ilgi görüyor.
Bu yazımızda sizler için seylan çayını mercek altına aldık ve seylan çayı nedir, nasıl demlenir, faydaları nelerdir, seylan çayı zararları var mıdır gibi sorular cevap aradık. İçimi kolay seylan çayına dair merak ettiğiniz ne varsa hepsi yazımızın detayında!
Seylan Çayı Nedir? Nasıl Demlenir?
Kaydet
Yazdır
Özel Not Ekle
İçindekiler
Seylan Çayı Nedir?
Seylan Çayı Nasıl Demlenir?
Seylan Çayı Nerede Yetişir?
Seylan Çayı Faydaları Nelerdir?
Sri Lanka Dağı Eteklerindeki Eşsiz Lezzet!
Son yılların popüler çay türlerinden biri olan seylan çayı ülkemizde de yaygın şekilde tercih edilmeye başladı. Aroması ve lezzetiyle fark yaratan bu çay, Sri Lanka dağlarının eteklerinden ülkemize geliyor. Lezzetinin yanı sıra sağlık üzerindeki olumlu faydaları sayesinde de dikkat çeken seylan çayı, tüm dünyada yoğun ilgi görüyor.
Bu yazımızda sizler için seylan çayını mercek altına aldık ve seylan çayı nedir, nasıl demlenir, faydaları nelerdir, seylan çayı zararları var mıdır gibi sorular cevap aradık. İçimi kolay seylan çayına dair merak ettiğiniz ne varsa hepsi yazımızın detayında!
Mate Çayı Faydaları ve Kullanımı, Hayrete Düşüren 6 Özelliği
Seylan Çayı Nedir?
Seylan çayı hangi ülkenin çayıdır? Bu soru özellikle son yıllarda sıklıkla soruluyor.
Seylan çayının anavatanı Sri Lanka’dır. Tarihi 1900’lü yıllara kadar uzanmaktadır.
Dünya genelinde Ceylon Tea olarak bilinmektedir.
Sri Lanka, dünyanın 4’üncü en büyük çay ithalatçısı konumundadır. Seylan çayı Sri Lanka için hem kültürel hem de ekonomik bir değer olarak ön plana çıkmakta ve tüm dünyada tüketilmektedir. Sri Lanka’da bir milyondan fazla insanın çay endüstrisinde çalıştığı bilinmektedir. Dolayısıyla çay, bu ülke için önemi bir tarım ürünüdür. Sri Lanka’nın Kandy şehrinde yerli ve yabancı turistler tarafından yoğun ilgi gören bir Çay Müzesi yer almaktadır.
Sri Lanka’da yılın her mevsiminde çay hasadı yapılabilmektedir.
Seylan çayı makine ile değil el ile toplanır. Böylelikle sert ve kalitesiz çay yaprakları toplanmaz. Bu çayın kaliteli olmasının arkadaşındaki en önemli faktör budur.
Ülkemizdeki çaylara kıyasla seylan çayının yaprakları daha iridir.
Seylan çayının yapraklarının rengi yetiştirildiği bölgeye göre değişmektedir. 450-550 metre yükseklikte yetiştirilen çay daha fazla güneşe maruz kalmaktadır, bu nedenle rengi bordo ve kahverengi tonlarındadır. 550 metreden daha yüksekte yetiştirilen çayların yaprakları ise daha açık renklidir.
Be the first person to like this.
Yenilebilir 9 Çiçek Türü ile Zarif Sunumlar
Yenilebilir Çiçekler Mutfağınızı Süsleyecek
Çiçekler doğanın en güzel ve en renkli armağanları arasında yer alır. Çiçek dediğimizde aklımıza mis kokulu bahçeler ya da özel günlerde armağan edilen buketler gelse de aslında çiçekler besleyici içerikleri sayesinde sofraları da süslemektedir.
Yenilebilir çiçek isimleri arasında menekşe, amber çiçeği, lavanta, gül, kabak çiçeği, papatya, karahindiba, amber çiçeği, hanımeli ve Latin çiçeğini sayabiliriz. Sadece evlerin mutfaklarında değil dünyanın birçok ülkesinde, ünlü restoranlarda da çiçekler yemeklere lezzet katmaktadır. Elbette hoş görüntülerine aldanıp tüm çiçekleri yiyebileceğimiz yanılgısına da kapılmamak lazım. Araştırmasını yaptıktan sonra yemeklere hangi çiçeklerin eklenebileceğine karar vermek gerekir.
Yenilebilir çiçek türleri renk ve koku olarak yemekleri zenginleştiriyor ve ayrıca şifalı içerikleri sayesinde de sağlığa da katkıda bulunmaktadır.
Hangi çiçekler yenebilir, nasıl tariflerde ne tür çiçekler kullanılabilir ve çiçeklerin faydaları nelerdir diye merak ediyorsanız bu yazıda sorularınızın cevaplarını alacağınıza emin olabilirsiniz. Haydi, öğrenmeye başlayalım!
Yenilebilir Çiçek Nedir?
Yenilebilir çiçek gastronomi çerçevesinde incelendiğinde yemek olarak tüketilmesi uygun olan bitkidir.
Sindirim açısından ve genel olarak vücuda herhangi bir zararı bulunmayan çiçekler gıda olarak tüketilebilir.
Elbette tadının da güzel olması önemlidir.
Bir çiçek yenmeye uygun olsa bile alerjiniz olup olmadığını test etmenizi öneririz. Örneğin zakkum gibi çiçekler zehirleriyle sağlığa ciddi zararlar verebilir.
Yenilebilir 9 Çiçek Türü ile Zarif Sunumlar
1) Menekşe
Genelde süs bitkisi olarak kullanılsa da aslında hercai menekşenin tadı da güzeldir ve besleyicidir.
Genellikle hafif, odunsu bir tadı vardır ama türüne göre tadının keskinliği değişir.
Yenilebilir çiçek menekşe antioksidan ve antienflamatuar özelliklere sahiptir.
Özellikle pasta ve tatlılar için kullanılsa da menekşeli pilav da alternatif bir tariftir. Ayrıca ince ince doğrayarak salatalara da eklenebilir.
2) Amber Çiçeği
Halk arasında Japon gülü olarak da bilinen amber çiçeğinin yüzlerce farklı çeşidi vardır.
Kırmızı, beyaz, pembe ve sarı tonlarında olurlar.
Genellikle reçel ve salatalarda kullanılır. Çayı da oldukça meşhurdur ve tansiyon ve kolesterol kontrolünde yardımcıdır.
3) Lavanta
Mor çiçekli lavantanın eşsiz ve rahatlatıcı bir kokusu vardır. Kokusu o kadar rahatlatıcıdır ki uyku sorunu olanların yastığının altına ufak bir kese lavanta koymaları önerilir.
Canlı rengi ve güzel aromasından dolayı tatlılarda kullanımı popülerdir.
Keskin bir tadı olduğu için yemeklerde kullanılırken ölçülü ve dikkatli olmanızı öneririz.
4) Gül
Birçok farklı rengi ve çeşidi olan gülün her türü yenebilmektedir. Tat ise gül çeşidine göre farklılık gösterir.
Gül yapraklarının çiçeğe has özel bir aroması ve tadı vardır.
Gülü taze ve çiğ olarak tüketebilir, salatalara ekleyebilirsiniz. Kurutulmuş gül yapraklarını ise baharat gibi kullanabilirsiniz.
Gül reçel ve marmelatlar için de özellikle tercih edilir.
Gülün stresi azalttığı ve insanı rahatlattığına dair araştırmalar bulunmaktadır.
5) Kabak Çiçeği
Kabak çiçekleri çiğ olarak ya da salatalara eklenerek tüketilebiliyor. En güzeli ve en zahmetli olan tarif ise kabak çiçeği dolması.
Dişi çiçekler kabak oluyor bu yüzden çiçekleri yemek kabağın oluşmasını engellemek anlamına gelmemektedir. Tam hasat isteniyorsa yalnıza erkek çiçekleri yiyebilirsiniz. Dişiler bitkinin ortasına yakın, erkek çiçekler ise bitkinin dış kısımlarında olmaktadır.
Kabak çiçeği tam bir vitamin ve mineral deposu. Kabak çiçeği içerisinde A, B, C vitaminleri, potasyum, magnezyum, fosfor, bitkisel protein, nişasta, demir, bakır, folat ve çinko bulunmaktadır.
6) Papatya
Papatyanın özellikle çay olarak tüketildiğinde insanı rahatlattığı bilinmektedir.
Hafif tatlı bir aroması olan papatyalar yemeklere özel bir koku ekler.
Papatya bitki çayı yapımında gözde bir çiçek olsa da hamur işlerine ve tatlılarda da sık kullanılmaktadır.
7) Karahindiba
Karahindiba bahçe bitkisidir ve 2-4 cm çapında çiçekleri olur.
Karahindibanın çiçekleri dışında kökleri, sapları ve yaprakları da yenebilir.
Çiçekler çiğ olarak tüketilebilmektedir ama kızartmak da iyi bir seçenek olarak değerlendirilebilir.
Çiğ olarak salata ve sandviçlerde karahindiba kullanabilir, yemeklere de ekleyebilirsiniz.
8) Hanımeli
Özellikle Çin tıbbında önemli bir yeri olan hanımelinin sağlık için olumlu etkileri olduğuna inanılmaktadır.
Çay yapımında ve şuruplarda tercih edilir. Yemek dünyasındaki ilginç kullanımlarından biri de ekmelerde şekerin yerini alabiliyor olmasıdır.
Çiçeğin nektarı sağlıklıdır; ancak bazı hanımeli türlerinin meyvesi çok tüketilirse insanı zehirleyebilmektedir. Dikkatli olmakta fayda var.
9) Latin Çiçeği
Parlak renkleriyle, pozitif Latin enerjisini dünyaya yayan Latin çiçeği biberimsi aromasıyla da farklı bir tat olarak mutfaklarda kullanılmaktadır.
Çiçekler çiğ ya da pişirilerek tüketilebilir. Özellikle pesto sosu için harika bir tamamlayıcıdır.
Vücuttan zararlı toksinlerin atılmasına destek olan Latin çiçeği görüntüsüyle göze faydalarıyla beden sağlığımıza hitap eder.
Yenilebilir Çiçek Nerede Satılır?
Yenilebilir çiçeklerin hangileri olduğunu biliyorsanız, büyük marketlerin meyve-sebze reyonlarında ya da bu reyonların yakınında aradığınız türleri bulabilirsiniz. Ayrıca internette arama yaptığınızda da bu alanda özel olarak çalışan markalara erişebilirsiniz.
Yenilebilir çiçekleri direkt koparılmış halde alabileceğiniz gibi dilerseniz saksıda da alabilirsiniz. Saksıdaki çiçeğinizin güzel renklerini izlerken ruhunuzu, çiçeklerini yemeğinize eklediğinizde de midenizi beslemiş olursunuz.
Yenilebilir çiçekler içlerindeki antioksidanlar ve antienflamatuarlar sayesinde oldukça da faydalıdır. İster çiğ olarak tüketin ister sebzelerle pişirin isterseniz de tatlılarınızın üzerine serpin. Seçim sizin. Çiçekler hem çevrenizi hem de mutfaklarınızı yani hayatınızın her alanını renklendirebilir!
Be the first person to like this.
Enerji İçecekleri Sağlığa Zararlı Mı?
Uzman Doktorlar Uyardı: Enerji İçecekleri Tehlikeli!
Enerji içecekleri son zamanlarda oldukça popülerleşti. Uyarıcı bir etkiye sahip olan enerji içecekleri yorucu geçen günlerde kaybedilen enerji miktarı gri kazanmayı vaat etmekte. Bu nedenle gençler arasında sıklıkla tüketiliyor. Enerji içecekleri bu kadar popülerleşince de akılda enerji içeceklerinin zararlı mı yoksa yararlı mı olduğu konusunda soru işaretleri doğdu.
Enerji içeceği fiziksel ve zihinsel enerjinin artırılması için kafein, şeker ve diğer uyarıcıların bir araya gelmesiyle elde edilen soğuk bir içecektir. Son günlerde daha da ünlenen enerji içecekleri iş, okul ya da spor hayatında performansı arttırmak için tercih edilmektedir.
Peki, enerji içeceği içinde alkol var mı ve yüksek oranda kafein içeren enerji içecekleri sağlığa zararlı mı? Kimler bu içecekleri tüketmemeli? İşte enerji içecekleri ile ilgili aklınıza takılan tüm soruların yanıtları…
Enerji İçeceği Nedir?
Enerji içeceği yüksek kafeinli bir içecek türüdür. Fiziksel ve zihinsel uyarıcı etkisi nedeniyle tercih edilir.
Adından da anlaşıldığı üzere enerji veren enerji içeceklerinin gazlı ve gazsız seçenekleri mevcuttur.bu içeceklerin içeriğinde amino asitler, tatlandırıcılar, bitki özü, ve şeker bulunur.
Çay ya da kahve gibi doğal kafein içeren içecekler enerji içeceği olarak sayılmaz. Kola ve benzeri içecekler de daha az kafein içerdikleri için bu grubun içine girmez. Enerji içecekleri spor içecekleri ile de karıştırılır. Fakat spor sonrası bu içeceklerin tüketilmesi önerilmez.
Enerji içeceklerinin içerisinde glukuronolakton, ginseng, taurin, inositol ve kafein yer alır. Bu içerikler sinir sistemine etki eder ve beyinle organlar arasındaki iletişimi daha da hızlandırır. Bu sayede belirli bir süre içinde kişi daha enerjik hale gelir.
Enerji içecekleri asıl uyarıcı etkilerini içeriğindeki kafein ve şeker ile yapmaktadırlar. Bazı markalar ise kafein içeren bir bitki türü olan guaranayı ve ginsengi tercih eder. Kafein vücutta dopamin salınımını arttırır ve bir süreliğine kişinin kendini daha enerjik hissetmesini sağlar.
Enerji içecekleri öğrenme performansını geçici olarak artırmaktadır. Bu nedenle gençler arasında sıklıkla tüketiliyor. Ders çalışırken daha enerjik olmak isteyen ve uzun saatler çalışması gereken kişiler de enerji içeceklerini sıklıkla tercih etmektedir.
Enerji içecekleri kilo aldırır mı sorusu enerji içecekleriyle ilgili en çok sorulan sorulardan biri. Evet, enerji içecekleri düzenli kullanımda kilo aldırır. Çünkü bu içeceklerin içerisinde yüksek oranda şeker vardır. Bu nedenle eğer kilo vermeye çalışıyorsanız enerji içeceklerinden uzak durmalısınız.
Fazla içildiği durumda çeşitli rahatsızlıklara hatta ölüme bile yol açabilen enerji içeceklerinin satılması bile bazı ülkelerde yasaklanmıştır. Bu nedenle enerji içeceklerinin gün içine fazla tüketilmemesi gerekir.
Enerji İçecekleri Sağlığa Zararlı Mı?
Enerji içeceği zararları var mı? Bu soru son günlerde daha da çok sorulmaya başladı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) enerji içeceklerinin sağlığı olumsuz etkilediğini belirtti. Enerji içeceklerinin fazla içilmesinin kafein zehirlenmesi başta olmak üzere çeşitli sorunlara neden olduğunu açıkladı.
Memorial Şişli Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Prof. D.r Türker Şahiner: “Kafein ve B vitaminlerinin ön plana çıktığı bu içecekler uykuyu açıyor ve kişi daha dinamik hissediyor. Kafein beyinde dikkatle ilgili reseptör sayısını artırıyor. Fakat bir süre sonra o reseptörler aç kaldıkça daha şiddetli uykusuzluk ve halsizlik yaşanıyor!” diyor.
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hamza Duygu enerji içecekleri kalp sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekti. Duygu, enerji içeceklerinin özellikle alkolle beraber alındığında bilinç kaybı, kalp krizi, ritim bozuklukları, ani ölüm ve hipertansiyona neden olabileceğini ve ailesinde kalp hastalığı bulunanlar enerji içeceklerinden özellikle uzak durması gerektiğini belirtmiştir.
Soğuk bir içecek olduğu için günde 3-4 kutu tüketilen enerji içecekleri vücudun dengesini bozar. Enerji içeceklerinin fazla tüketilmesi kafein zehirlenmelerine yol açar. Bunun yanı sıra içeriğinde barındırdığı kafeinden dolayı bağımlılık etkisi de vardır. Her şeyin fazlasının zararlı olduğu gibi enerji içeceğinin fazlası da yaratacağı bağımlılıktan dolayı vücudumuzun dengesini alt üst edebilir.
Enerji içeceği soğuk bir içecektir bu sayede hızlı tüketilmesi çok kolaydır. Enerji içecekleri günde 3 – 4 ya da daha fazla kez tüketildiğine vücudun dengesini bozar. İçeriğindeki kafein dolayısıyla enerji içeceklerinin bağımlılık yapma etkisi vardır.
Enerji içecekleri sporcu içeceği değildirler. Bu nedenle yoğun ve ağır egzersizlerden sonra enerji içeceği tüketilmemelidir. Ayrıca enerji içeceğinin fazla içilmesi içerisindeki şeker dolayısıyla vücudun su kaybetmesine neden olur.
Ayrıca enerji içeceklerinin içerisinde bulunan maddeler kana çabuk karışır. Bu yüzden özellikle kalp hastalarının ve hamilelerin bu içecekleri tüketmemeleri gerekir. Ayrıca aktif sporcular, çocuklar, kafein hassasiyeti olanlar ve diyet yapanlar da enerji içeceklerinden uzak durmalılar.
Enerji içecekleri alkol ile birlikte tüketilmemelidir. Bu alkol zehirlenmesine ya da ani kalp krizine neden olabilir.
Enerji İçecekleri İçindekiler Listesi
Enerji içecekleri içinde ne var sorusu da oldukça yaygın. Enerji içeceklerinin tüketip tüketmeme konusunda kararsız kalan kişiler bu içeceklerinin içeriğini merak ediyor.
Enerji içecekleri içindekiler listesi markadan markaya değişse de genellikle enerji içecekleri içindekiler şu şekildedir:
Su
Kafein
Karbondioksit
Şeker (Glikoz) Fruktoz Şurubu
Renklendirici
Glukuronolakton
B6, B2 ve B12 vitaminleri
Folik asit
Aroma Vericiler
Asitliği Düzenleyici (Sitrik Asit ve Sodyum Sitrat)
Yerba mate
Guarana
Yohimbin
Taurin
Enerji İçeceklerinin Faydaları
Enerji içecekleri hakkında yeterli araştırma mevcut değil. Bu nedenle enerji içeceklerinin yararları ya da zararları hakkında kesin bir şey söylenilemiyor. Enerji içecekleri faydaları ise:
1) Zihinsel Performansı Arttırır
Enerji içecekleri zihinsel uyanıklığı arttırır
Konsantrasyon, hafıza ve reaksiyon süresini iyileştirir.
Zihinsel yorgunluğu azaltır.
2) Yorgunluğa İyi Gelir
Enerji içeceği uyku açar mı diye merak ediyorsanız cevap: Evet. Enerji içecekleri uyku açar.
Enerji içecekleri uykusuzluk çeken ve yorgun olan kişilere enerji verir.
Özellikle uzun saatler çalışacak kişiler uyanık ve zinde kalmak için enerji içeceği tüketir.
Ayrıca uzun ve geç saatlerde yapılacak bir yolculuğa çıkan sürücüler de yol boyunca uyanık kalmak için enerji içecekleri tüketirler.
3) Enerji İçeceklerinin Diğer Faydaları
Toksinlerin vücuttan atılımını kolaylaştırır,
Fiziksel dayanıklılığı arttırır,
Metabolizmayı canlandırır,
Kişinin tepkilerini hızlandırır.
Enerji İçecekleri Kaç Kalori?
Enerji içecekleri kafein ve şeker içeriği yüksek olan içeceklerdendir. Bu içecekler yüksek kalori değerlerine sahiptir. Bu nedenle diyet yapanlar ve zayıflamak isteyenler enerji içeceklerinden uzak durmalılar.
Enerji içecekleri kalori değerleri:
1 kutu enerji içeceği 134 kcal ve
1 bardak enerji içeceği 108 kcal.
Enerji içeceğinin kalori dağılımı şu şekildedir:
Karbonhidrat (%96)
Protein (%2)
Yağ (%2)
Enerji İçecekleri Haram Mıdır?
İslamiyete göre haram olan içecekler akıl ve muhakeme kabiliyetlerini ortadan kaldıran içeceklerdir.
Enerji içeceklerinin böyle bir etkisi yoktur.
Bu nedenle enerji içeceklerini tüketmek haram değildir; fakat bazı kaynaklarda bu içeceklerin caiz olduğu söylenir.
Çünkü İslamiyet’e göre insan sağlığına zarar veren her türlü maddeden kaçınılması gereklidir.
Be the first person to like this.
Evde Enerji İçeceği: 10 Sağlıklı Çeşit
Enerjinizi Uçuracak En Doğal İçecekler
Enerji içecekleri, kişilerin gün içindeki ihtiyaç duyduğu enerjiyi karşılaması için tüketilmektedir. Piyasada yer alan enerji içeceklerinde katkı maddeleri olduğu bilinmektedir.
Bu tür enerji içeceklerinin aşırı tüketimi sonucunda, böbrekler hasar görebilir. Bu nedenle uzmanlar, enerjiyi yenilemek ve daha zinde kalmak için doğal malzemelerle hazırlanan enerji içeceklerinin tüketilmesini önerir.
Enerji içeceklerini tükettiğinizde vücudunuzun su gereksinimi de karşılanmaktadır. Kalori bakımından yüksek olan enerji içecekleri aynı zamanda sizi uzun süre tok tutan içecek olarak da karşınıza çıkar. Daha çok ter dökmeniz, seri hareket etmeniz gereken durumlarda evinizde hazırladığınız enerji içeceklerini tüketebilirsiniz. Böylece ne içtiğinizi de bilmiş olursunuz. Evde bulunan meyve ve sebzelerde hazırlayacağınız enerji içecekleri, sağlıklı beslenme listelerinde de yerini alacak ve vücut direncini koruyacaktır.
Egzersiz ve spor öncesinde doğal enerji içeceği tüketirseniz, spor sonrasında daha az yorgunluk hissedersiniz. Ev ortamında doğal ürünlerle hazırladığınız enerji içecekleri vitamin ve mineral bakımından zengin oldukları için, bağışıklık sisteminize de güçlendirecektir Şimdi hep beraber bu sayfada enerji içeceği yapımı nasıl oluyor inceleyelim. Enerji içeceği nasıl yapılır diyenler çok uzaklara gitmesin. Aradığı pek çok bilgi burada!
Evde Enerji İçeceği: 10 Sağlıklı Çeşit
1) Antioksidan Trio: Pancar & Havuç & Elma
Malzemeler:
2 bardak su
1 orta boy pancar
1 orta boy elma
1 orta boy havuç
1 çay kaşığı toz kuru zencefil
Yarım çay kaşığı toz tarçın
4 küp buz
Uygulanışı:
Bol vitaminli, çok lezzetli enerji içeceği hazırlamak için robot ya da blender aparatına tüm malzemeleri ekleyin.
Pürüzsüz bir kıvam alana kadar malzemelerin ezilmesini sağlayın.
Eğer kıvamı sizin için koyu olduysa içme suyunu bir miktar yükseltebilirsiniz.
Bu karışımı günün her anında içebilirsiniz.
Havuç, elma ve pancar sayesinde vitamin değeri yüksek bir içecek tüketeceksiniz.
Zencefil bağışıklık sisteminizi güçlendirirken; ekleyeceğiniz tarçın kan şekerinizi dengede tutacaktır.
2) Egzotik Ferahlık: Zencefil & Zerdeçal
Malzemeler:
1 dilim kuru zencefil
1 dilim kuru zerdeçal
1 çay kaşığı bal
Yarım çay kaşığı tarçın
2 adet zeytin yaprağı
2 bardak su
Uygulanışı:
2 bardak suyu cezveye alın ve suyun içerisine zencefil, zerdeçal dilimlerini ekleyin.
5 dakika kadar kaynatın. Kaynayan suyu süzerek bir kavanoza alın ve soğumasını bekleyin.
Soğuyan suyun üzerine bal, tarçın ve zeytin yaprağını ekleyin. Tüm karışımı güzelce çalkalayın.
Hazırladığınız doğal enerji içeceğinin soğuması için buzdolabında birkaç saat bekletebilirsiniz.
Soğuyan enerji içeceğinizi spordan 30 dakika önce tüketebilirsiniz.
3) Tazeleyici Tatlar: Muz & Ispanak
Malzemeler:
1 adet muz
4 yaprak ıspanak
250 ml su
1 çay kaşığı bal
Uygulanışı:
Demir ve potasyum içeren özel bir enerji içeceği hazırlamaya ne dersiniz? Spor yaparken size çok yardımcı olacak!
Ispanak yapraklarını güzelce yıkayın ve suyunu süzün.
Ardından tüm malzemeleri bir karıştırıcı robota atın ve 2 dakika çalıştırın.
Malzemeler püre kıvamına gelecek ve sizi tüm gün ayakta tutan bir içecek haline dönüşecek.
Hazırladığınız karışımı sabahın ilk saatlerinde içerseniz, gün boyunca kendinizi daha dinamik hissedebilirsiniz.
4) Metabolizma Hızlandırır: Zencefil & Elma Sirkesi
Malzemeler:
1 dilim taze zencefil
1 tatlı kaşığı elma sirkesi
1 bardak su
Uygulanışı:
Bu karışımı hazırlamanız için öncelikle taze zencefilin suyunu almalısınız.
Taze zencefil dilimini 1 bardak suda kaynatın. Soğumasını bekleyin.
İçinden zencefil dilimini çıkarın ve elma sirkesini ekleyin.
Elma sirkesi ve zencefil suyunu birbirine karıştırın.
Spor öncesinde ya da güne başlarken bu suyu içerek, güne dolu dolu başlayabilirsiniz.
Zencefil vücut direncinizi korurken, elma sirkesi de sizi toksinlerden arındıracaktır.
5) Tatlı Krizine Birebir: Şeftali & Keten Tohumu
Malzemeler:
1 adet şeftali
1 çay kaşığı keten tohumu
1 çay kaşığı limon
Yarım çay kaşığı Himalaya tuzu
1 bardak su
Uygulanışı:
Şeftalinin mevsimi geldiğinde bol bol tüketmenizi önereceğimiz bir enerji içeceği hazırlayalım.
Tüm malzemeleri blenderden geçirerek enerji içeceğinizi hazır hale getirebilirsiniz.
Eğer blender yoksa, doğrayıcı robot da işinizi kolaylaştıracaktır.
Şeftali, keten tohumu ve Himalaya tuzu eklenen bu enerji içeceği sayesinde sporda daha aktif olacaksınız.
Yoğun bir güne başlayacaksanız bu enerji içeceğini tüketip güne devam edebilirsiniz.
6) Enerji Uçuran Üzüm & Buğday Çimi Suyu
Malzemeler:
Yarım bardak üzüm
1 bardak doğranmış buğday çimi
1 fincan su
3 damla limon suyu
1 tutam pembe tuz
Uygulanışı:
Buğday çimi, enerji veren besinlerden biridir. Buğday çimi kullanarak enerji içeceğinizi en doğalından hazırlayabilirsiniz.
Tüm malzemeleri robottan çekin ve karışmasını sağlayın.
Bu enerji içeceğini sabah tüketmeniz önerilir.
Spora hazırlık yapıyorsanız; spora başlamadan 30 dakika önce içmeniz enerjinizi yenilemeniz için yeterli olacaktır.
7) Bağışıklık Güçlendirici Yaban Mersini & Çilek & Chia Tohumu
Malzemeler:
Yarım su bardağı çilek
Yarım çay bardağı yaban mersini
5 adet taze nane yaprağı
1 tatlı kaşığı bal
1 çay kaşığı chia tohum
Uygulanışı:
Spor öncesinde doğal malzemelerden hazırlanmış bir enerji içeceği içerseniz, kendinizi daha dinamik hissedebilirsiniz. Bunun için enerji içeceğimiz hazırlayalım.
Listedeki tüm malzemeleri blenderden geçirin ve iyice ezilmesini sağlayın.
Chia tohumu sizi uzun süre tok tutacak, yaban mersini ise bu süre zarfında enerji ihtiyacınızı karşılayacaktır.
Bal ve nane yaprakları bağışıklık sisteminizi güçlendiren besinlerdendir.
Spora başlamadan tüketmeniz önerilir. Ayrıca yorgun hissedilen günlerde de bu içecek içilmelidir.
8) Sıfır Kalorili Uyku Açıcı: Kahve
Malzemeler:
1 tatlı kaşığı Türk kahvesi
1 fincan su
Uygulanışı:
Türk kahvesinin en doğal ve kalorisiz enerji kaynağı olduğunu biliyor muydunuz?
Spor aktivitesine başlamadan ya da yürüyüşe çıkmadan önce içeceğiniz kahve yağ yakımını hızlandırmaktadır.
Kahve cihazında ya da cezvede Türk kahvesi pişirebilirsiniz.
Türk kahvesi, neredeyse hiç kalori içermemektedir. Şeker eklemeniz önerilmez.
Kahve, vücut sıcaklığını dengeleyen ve kendinizi daha enerji dolu hissetmenizi sağlayan içeceklerden biridir.
9) İçilebilen Dinamizm: Limon & Kiraz
Malzemeler:
1 fincan kiraz
1 yemek kaşığı limon suyu
1 çay kaşığı toz rezene
1 bardak su
Uygulanışı:
Evde enerji içeceği hazırlamak isteyenlere bol antioksidan mineral içeren bir önerimiz var.
Kirazların çekirdeklerini çıkarın ve püre haline getirin.
Püre olan kirazları içme suyu ve limon suyuyla karıştırın.
En son toz rezeneyi de ekleyerek dolapta soğumasını sağlayın.
Bu enerji içeceği vücudunuzu toksin maddelerden arındıracak ve kendinizi daha dinamik hissetmenize yardımcı olacaktır.
10) Yaz Sıcaklarında Serinletici: Hindistan Cevizi & Karpuz
Malzemeler:
1 fincan karpuz suyu
1 fincan Hindistan cevizi suyu
1 tatlı kaşığı limon suyu
1 tutam Himalaya tuzu
Uygulanışı:
Yaz aylarında daha çok terlediğiniz için enerji ihtiyacınız da artar. Bu ihtiyacı karşılamak için karpuzlu enerji içeceğini içebilirsiniz.
Tüm malzemeleri derin bir kap içerisinde karıştırın.
Karpuz, Hindistan cevizi suyu, limon suyu ve Himalaya tuzu birbirine karıştığında buzdolabında 2 saat bekletin.
Bu karışımın her zaman taze olarak içilmesi önerilir. Karpuz suyu çok uzun süre beklediğinde besin değerini ve tadını yitirecektir.
Dilediğiniz zaman diliminde tüketerek, enerji ihtiyacını doğal yoldan alabilirsiniz.
Be the first person to like this.
Kaktüs Meyvesinin 8 İnanılmaz Faydası
İbn-i Sina’nın Övdüğü Kaktüs Meyvesi Faydaları
Kaktüs meyvesi, yıllar yıllar önce İbni Sina’nın bütün meyvelerden daha besleyici olduğunu söylediği bir incir türüdür. Dikenli incir, Hint inciri ve Frenk yemişi isimleriyle de bilinir. Muhteşem bir tadı vardır. Ülkemizde Akdeniz ve Ege bölgelerine yetişir.
Antioksidan içeriği yüksek olan kaktüs meyvesinin faydaları saymakla bitmiyor. Gelin bu şifalı meyvenin faydalarına birlikte göz atalım.
Kaktüs Meyvesinin 8 İnanılmaz Faydası
1) Güçlü Bir Antioksidandır
Kaktüs meyvesi içeriğinde bol miktarda C vitamini barındırır.
Bu özelliği sayesinde güçlü bir antioksidandır.
Vücudun savunma sistemini güçlendirerek hastalıklara yakalanma riskini azaltır.
Nezle, grip, soğuk algınlığı ve boğaz enfeksiyonu gibi kış hastalıklarının kolay atlatılmasına yardımcı olur.
2) Cilt Dostudur
Kaktüs meyvesinin en çok dikkat çeken özelliği cilt dostu olmasıdır.
Kırışıklar için doğal bir mucizedir. Cildin erkenden yaşlanmasını önler.
Gözaltı şişliklerini yok eder.
Cilde parlak ve canlı bir görünüm kazandırır.
Uzmanlar kaktüs meyvesinin cilt üzerindeki olumlu etkilerinin aloe vera jelinden katbekat daha güçlü olduğunu söylemektedir.
Kaktüs meyvesi cildin yanı sıra saç bakımı için de etkili bir besindir.
Saçı besleyerek adeta ışıl ışıl görünmesini sağlar.
Saç kökünü ve tellerini güçlendirir.
3) Afrodizyak Etkisi Vardır
Kaktüs meyvesi cinsel gücü arttırıcı etkisi ile doğal bir afrodizyaktır.
Birçok ülkede cinsel gücü artıran ilaç olarak kullanılmaktadır.
4) Kabızlık ve Şişkinliğe İyi Gelir
Bir başka kaktüs meyvesi faydası ise bağırsak dostu olmasıdır.
Düzenli olarak tüketildiğinde bağırsak fonksiyonlarını düzenler.
Kabızlık ve şişkinlik gibi sindirim sorunlarını ortadan kaldırır.
Mide ve bağırsak sorunlarına yakalanma riskini düşürür.
5) Vücuda Enerji Verir
İçeriğindeki yüksek oranda C vitamini ile vücuda enerji verir.
Özellikle bahar ve yaz mevsimlerinde görülen yorgunluğa karşı etkili bir doğal reçetedir.
6) Kolesterol Seviyesini Düşürür
Kolesterol seviyesini düzenleyen kaktüs meyvesi özellikle kötü kolesterolün düşmesine yardımcı olur.
Bu özelliği sayesinde kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere çeşitli rahatsızlıklara yakalanma riskini azaltır.
7) Glisemik İndeksi Düşüktür
İncir meyvesi ile kıyaslandığında glisemik indeksi daha düşüktür.
İncirin aksine kan şekerini hızlı bir şekilde yükseltip sonra aynı hızda düşürmez.
8) Zayıflamaya Yardımcıdır
Kaktüs meyvesi glisemik indeksi düşük bir besin olduğundan uzun süre tok tutar.
Kilo vermek isteyenler için ideal bir besindir.
Kaktüs Meyvesi Nasıl Tüketilir?
Kaktüs meyvesi tatlı ve sulu bir meyvedir.
Dikenli incir, Hint inciri ve Frenk yemişi isimleriyle de tanınır.
Sıcak ve kuru bölgelerde yetişir. Ana vatanı Güney Amerika’dır. Ülkemizde ise Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişir.
Dikenli incir isminden de anlaşılabileceği üzere, üstüne dikenler vardır.
5-10 cm boyutundadır. Sarı, turuncu ve kırmızı renklerde kabuğu vardır. Etli bir meyve türüdür.
Kabuk kısmı soyularak yenir.
Bir kaktüs meyvesi 8 kcal kaloridir. 100 gramı ise 41 kaloridir.
100 gram kaktüs meyvesi; 10 g karbonhidrat, 0,5 g yağ, 0,7 g protein, 3,6 g diyet lifi, 5 mg sodyum, 220 mg potasyum, 14 mg C vitamini içerir.
Kaktüs meyvesi yararları çok fazla olmasına rağmen günde 2-3 adetten fazla tüketilmesi önerilmez. Çok fazla tüketildiğinde karın ağrısı veya bağırsak tıkanıklığı gibi istenmeyen durumlar oluşabilir.
Çocuklar da dahil olmak üzere her yaş grubu tarafından güvenle tüketilebilir.
Dikenli bir meyve olduğundan toplaması biraz zordur. Pazar ve manav tezgahlarında buz dolu kapların içinde bekletilerek satılır.
İbn-i Sina’ya göre bütün meyvelerden daha besleyici ve yararlı bir meyvedir.
Be the first person to like this.
Sarımsaklı Sütün Faydaları: Doğal Antibiyotik
Sarımsaklı Süt: Ev Yapımı Doğal Antibiyotik
Sarımsaklı süt astımdan kalp sorunlarına kadar birçok rahatsızlığa iyi gelen bir karışımdır. Halk arasında sarımsaklı süt doğal bir ilaç olarak bilinir. Yapımı son derece basit olan bu karışımı siz de evinizde kolayca hazırlayabilirsiniz.
Sarımsak soğangillerden bir bitki çeşididir. Doğal antibiyotiktir. Süt ise en az sarımsak kadar yararlı bir besindir. Kalsiyum açısından çok zengindir.
Peki, oldukça faydalı olan sarımsak ve süt karıştırıldığında ne olur? Bu iki besinin faydaları karıştırıldığında katlanarak artar. Sarımsaklı süt Saraçoğlu tarafından da oldukça faydalı olarak belirtilen bir karışımdır.
Sarımsaklı sütün faydaları hakkında birçok soru bulunmaktadır. Sarımsaklı süt öksürüğe iyi gelir mi ya da zayıflatır mı? İşte, tüm sorularınızın yanıtları!
Sarımsaklı Sütün Duymadığınız 10 Faydası
Sarımsaklı süt neye iyi gelir ve faydaları nelerdir? İşte sarımsaklı sütün duyulmamış faydaları…
1) Kötü Kolesterolü Düşürür
Sarımsaklı süt kalp ve damar sağlığı için birebirdir.
Pıhtı oluşumunu engeller ve kötü LDL kolesterolünü azaltır.
Bu karışım eğer az yağlı süt ile yapılırsa daha etkili olur.
2) Gribal Enfeskiyonlara Karşı Koruyucudur
Sarımsaklı süt grip ya da soğuk algınlığı ve zatürre gibi kış hastalıklarına karşı koruyucudur.
Hastalığınızın daha kolay atlatılması için siz de günde 2 ya da 3 kere sarımsaklı sütü içebilirsiniz.
Sarımsaklı süt daha kolay toparlanmanızı sağlayacaktır.
3) Uykusuzluğa İyi Gelir
Sarımsak sütünün uykusuzluğa iyi geldiği bilinir.
Gece yatmadan önce bir bardak sarımsaklı süt içilmesi daha kolay uykuya dalmanızı sağlar.
4) Cildi Besler ve Arındırır
Sarımsaklı süt akneleri giderir.
Cildi güzelleştirir.
Sivilce lekeleri ve ciltte oluşan diğer lekeleri geçirir.
5) Saçlara Canlılık ve Parlaklık Verir
Sarımsak ve süt karışımı saça faydaları ile de dikkat çeker.
Sarımsak ve süt karışımı ile elde edilen maske saç tellerini onarır.
Saç köklerini ve uçlarını besler.
Saça parlaklık verir.
6) Astım ve Kuru Öksürüğe İyi Gelir
Sarımsak sütü astım ve alerjik nezlenin neden olduğu rahatsızlıkları gidermeye yardımcı olur.
Astım hastalığı olanların günde bir bardak sarımsaklı süt içmeleri tavsiye edilir.
7) Karaciğeri Toksinlerden Arındırır
Sarımsaklı süt karaciğerdeki toksinlerin vücuttan uzaklaştırılmasına yardım eder.
Karaciğer yetmezliği ve karaciğer yağlanması gibi karaciğer rahatsızlıklarının giderilmesinde destekleyici tedavi olarak kullanılır.
Karaciğere detoks yapar bu sayede karaciğerin hasar görmesini engeller.
8) Ağrıları Azaltır
Sarımsak sütü eklem ve kas ağrılarını azaltır.
Kollar ve bacaklar başta olmak üzere vücuttaki eklem bölgelerinde meydana gelen ağrıların iyileşmesine yardım eder.
Kireçlenme nedeniyle meydana gelen ağrıların giderilmesinde kullanılır.
9) Zayıflamaya Yardımcıdır
Sarımsak ve süt zayıflama isteyenlerin tercih ettiği bir karışımdır.
Sarımsak sütü vücuttaki ödemin vücut dışına atılmasını sağlar.
10) Sarımsaklı Sütün Diğer Faydaları
Sarımsaklı süt parazit (bağırsak parazitlerini) temizler.
Anne sütünü arttırıcı bir etkiye sahiptir.
Kadınlarda ortaya çıkan yumurtalık kistin tedavisinde kullanılır.
Sarımsağın içerisindeki kükürt sayesinde akciğer rahatsızlıklarının oluşumunu önler.
Sarımsaklı süt karışımı iktidarsızlık ve benzeri sorunlara iyi gelir.
Ayrıca bu karışım (özellikle sarımsak) erkek ve kadın fark etmeksizin doğurganlık sorunları için de denenebilir.
Öksürüğün giderilmesine yardım eder.
Sarımsaklı Süt Zararları ve Yan Etkileri
Peki, bu kadar faydası bulunan sarımsaklı sütün zararları var mı? Sarımsaklı sütün başlıca yan etkileri ve zararları:
Sarımsağa ya da süt ve süt ürünlerine bir alerjiniz varsa bu karışımı kullanmamalısınız.
Sarımsağın fazla tüketimi trombositlerin pıhtılaşma özelliklerini olumsuz etkileyebilir.
Hamileler ya da emziren anneler sarımsaklı sütü doktorlarına danışmadan kesinlikle kullanmamalıdır.
Be the first person to like this.
Kükürtlü Sabunun Cilt Saç İçin 6 Faydası
Kükürt Sabunu Faydaları ve Kullanımı
Cilt ve saç sağlığı için en etkili yöntem doğal ürünler kullanmak. Son günlerde daha da popülerleşen kükürtlü sabun ise özellikle yağlı ciltlere sahip olanlar için ideal. Kükürtlü sabun sağlığa oldukça yararlı olmasıyla dikkat çeken doğal reçetelerden biri. Özellikle saç ve cilt sağlığı için oldukça faydalı. Bu nedenle duş jellerinden şampuanlara ve yüz temizleme ürünlerine kadar birçok bakım ürününün içinde bulunuyor.
Saçların ve cildin sağlığını doğal yollardan korumak için birçok farklı bitki bulunmaktadır. Bu bitkilerin içeriklerinden de birçok farklı ürün üretilmektedir. Doğal sabunlar da bu ürünlerden biridir. Bu sabun türlerinin arasında kükürtlü sabun dikkat çekmektedir.
Kükürtlü sabun saç ya da cilt için üretilen bu sabunlardan en çok tercih edilen sabundur. Kükürtlü sabun İbrahim Saraçoğlu tarafından da cilt ve saç için kullanılması tavsiye edilen bir sabundur.
Biz de bu yazıda kükürtlü sabun hakkında merak ettiğiniz her şeyi bir araya getirdik. İşte kükürtlü sabunun faydaları ve hakkında bilinmesi gereken her şey!
Kükürtlü Sabun Nedir?
Kükürt doğada saf halde bulunan limon sarısı renge sahip kokusuz bir maddedir. Sağlık sektöründen kozmetik sektörüne kadar birçok farklı alanda kullanılır.
Kükürt halk ilacı olarak da bilinir. Eski çağlarda egzama, uyuz ya da yanık tedavisinde kullanılırdı. Günümüzde ise hale birçok tedavi alanında kullanılmaktadır.
Kükürt fiziksel sağlık için oldukça gerekli ve faydalı bir mineraldir. Volkan yataklarında çokça bulunmaktadır.
Kükürtlü sabunun içeriğinde kükürt, doğal kokular ve doğal sabun yer alır.
Uzmanların da önerdiği sabun türü olan kükürtlü sabun antibakteriyel özelliği sayesinde birçok cilt sorununun ve rahatsızlığın giderilmesi için tercih edilen bir sabun türüdür.
Kükürtlü sabunu organik ürün satan marketlerden, eczanelerden, online satış sitelerinden ya da aktarlardan kolayca satın alabilirsiniz.
Kükürtlü Sabunun Cilt Saç İçin 6 Faydası
Kükürt Sabunu Faydaları ve Kullanımı
Cilt ve saç sağlığı için en etkili yöntem doğal ürünler kullanmak. Son günlerde daha da popülerleşen kükürtlü sabun ise özellikle yağlı ciltlere sahip olanlar için ideal. Kükürtlü sabun sağlığa oldukça yararlı olmasıyla dikkat çeken doğal reçetelerden biri. Özellikle saç ve cilt sağlığı için oldukça faydalı. Bu nedenle duş jellerinden şampuanlara ve yüz temizleme ürünlerine kadar birçok bakım ürününün içinde bulunuyor.
Saçların ve cildin sağlığını doğal yollardan korumak için birçok farklı bitki bulunmaktadır. Bu bitkilerin içeriklerinden de birçok farklı ürün üretilmektedir. Doğal sabunlar da bu ürünlerden biridir. Bu sabun türlerinin arasında kükürtlü sabun dikkat çekmektedir.
Kükürtlü sabun saç ya da cilt için üretilen bu sabunlardan en çok tercih edilen sabundur. Kükürtlü sabun İbrahim Saraçoğlu tarafından da cilt ve saç için kullanılması tavsiye edilen bir sabundur.
Biz de bu yazıda kükürtlü sabun hakkında merak ettiğiniz her şeyi bir araya getirdik. İşte kükürtlü sabunun faydaları ve hakkında bilinmesi gereken her şey!
Kükürtlü Sabun Nedir?
Kükürt doğada saf halde bulunan limon sarısı renge sahip kokusuz bir maddedir. Sağlık sektöründen kozmetik sektörüne kadar birçok farklı alanda kullanılır.
Kükürt halk ilacı olarak da bilinir. Eski çağlarda egzama, uyuz ya da yanık tedavisinde kullanılırdı. Günümüzde ise hale birçok tedavi alanında kullanılmaktadır.
Kükürt fiziksel sağlık için oldukça gerekli ve faydalı bir mineraldir. Volkan yataklarında çokça bulunmaktadır.
Kükürtlü sabunun içeriğinde kükürt, doğal kokular ve doğal sabun yer alır.
Uzmanların da önerdiği sabun türü olan kükürtlü sabun antibakteriyel özelliği sayesinde birçok cilt sorununun ve rahatsızlığın giderilmesi için tercih edilen bir sabun türüdür.
Kükürtlü sabunu organik ürün satan marketlerden, eczanelerden, online satış sitelerinden ya da aktarlardan kolayca satın alabilirsiniz.
Kükürtlü Sabunun Cilt ve Saç İçin 6 Önemli Faydası
Kükürtlü sabun faydası oldukça fazla olan bir sabundur. Kükürtlü sabunun çok bilinmeyen 6 faydası ise:
1) Sivilce ve Akne Tedavisinde Kullanılır
Kükürtlü sabun sivilce ve aknelere iyi gelmektedir.
Kükürtlü sabunun cildi kurutma özelliği bulunmaktadır.
Antiseptik ve antibakteriyel bir sabun türüdür. Bu neden cilt problemlerinde tedavi amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır.
Siz de akne problemi yaşıyorsanız düzenli olarak cildiniz kükürtlü sabunla temizleyebilir ve aknelerden kurtulabilirsiniz.
Sivilceli cilt normalden daha yağlı olur. Kükürt yardımıyla cilt kurutulur. Bu sayede sivilce ve akneler de azalmalar meydana gelir.
Kükürt cildin yağlılığını azaltır. Bu sayede gözeneklerin tıkanmasına engel olur. Bu sayede beyaz noktaların oluşumunda ve görünümünde azalma meydana gelir.
2) Yağlı Saçları Arındırır, Canlandırır
Kükürtlü sabun saçlara parlaklık ve canlılık sağlar.
Kırılmış ve hasar görmüş saçlara canlılık verir.
Bitleri ortadan kaldırmaya yardım eder.
Fazla yağlı saçların yağ dengesini sağlamasına yardımcı olur.
Saç derisini derinlemesine temizler.
Saç diplerindeki gözenekleri açarak saçların nefes almalarını sağlar.
Kükürtlü sabun saç derisinde oluşabilecek mantar ve benzeri enfeksiyonların ortadan kaldırılmasında kullanılır.
3) Seboreik Dermatite İyi Gelir
Seboreik dermatit ciltte yetişen bir mantar türünden kaynaklanır.
Cildin döküntülü, kırmızı, pullu ve yağlı görünmesine neden olur.
Bu hastalık vücudun çeşitli bölgelerinde ortaya çıkabilir.
Seboreik dermatitin en çok görüldüğü bölgeler saçlar, yüz, koltuk altı ve göğüstür.
Kükürtlü sabun seboreik dermatite neden olan mantarları ortadan kaldırır.
Eğer ne yaparsanız yapın geçmeyen seboreik dermatit sorununa sahipseniz bir de kükürtlü sabunu denemenizi öneririz.
4) Cildi Yeniler ve Sıkılaştırır
Kükürtlü sabun cilde faydası ile dikkat çeker.
Kükürtlü sabun cildin daha sıkı olmasını sağlar.
Gerginleştirici özelliği sayesinde yaşlanma belirtilerini ortadan kaldırmaya yardımcı olur.
Cildin yenilenmesine yardım eder.
Kükürtlü sabun egzama ve sedef hastalığına iyi gelir.
Ayrıca terleme sorunlarına karşı önler.
5) Uyuza Karşı Etkilidir
Kükürtlü sabun uyuz tedavisinde kullanılmaktadır.
Uyuz mikroskopik miteların cildin altına gömüldüğü zamanlarda ortaya çıkabilir.
Bu mitelar ağrıya ve kaşıntıya sebep olur. Kükürt bu miteları öldürür.
Eğer uyuz sorununuz varsa cildinizi kükürtle temizlemeyi deneyebilirsiniz.
6) Rosacea (Gül Hastalığı) Tedavisinde Kullanılır
Halk arasında gül hastalığı olarak da bilinen rosacea genelde burunda, yanaklarda ve alında kızarıklığa, şişliklere ve isiliklere neden olan bir cilt rahatsızlığıdır.
Gül hastalığı sadece yüzde değil boyunda, saç derisinde ya da kulaklarda da oluşabilir.
Tedavi edilmezse kılcal damarlar kalıcı olarak görünür hale gelir.
Kükürtlü sabun kurutucu özelliği rosacea hastalığında oluşan kızarıkların ve isilikleri ortadan kaldırmaya yardımcı olur.
Kükürtlü Sabun Ne İşe Yarar, Nasıl Kullanılır?
Cilt için kullanımı:
Yüzünüzü ıslatın ve nazikçe sabunu yüzünüze sürün.
1 – 2 dakika sabunu cildinizde bekletmeniz yeterlidir.
Sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa yüzünüzü yıkarsanız kükürtlü sabunun sonuçlarını daha kısa sürede görebilirsiniz.
Kükürt sabunun kurutucu özelliği olduğu için haddinden fazla kullanımı sorunlara yol açabilir.
Bu sabunun günde en fazla iki kere kullanmanız ve cildinizi temizlerken sabunu cildinizde fazla bekletmemeniz önerilmektedir.
Sabunun yüzünüzde fazla beklemesi cildinizin aşırı kurumasına neden olabilir.
Saçlar için kullanımı:
Saçlarınızı ıslatın ve kükürtlü sabun ile köpürtün.
Saç diplerine masaj yaparak sabunu iyice yedirin.
Saç temizliğiniz için sadece kükürtlü sabunu kullanmak yeterli olacaktır.
Saç için kullanılacak kükürtlü sabun haftada birkaç kere uygulanması tavsiye edilir.
Haftada birkaç defadan fazla kullanımı saç yapısının zarar görmesine neden olabilir.
Kükürtlü sabun yağlı saçların yağ dengesini sağlamada işe yarar. Fakat kuru saçlara sahip olan kişilerin saçlarını daha da kurutabilir.
Bu nedenle kuru saçlara sahip olanlar için bu sabunun kullanımı pek tavsiye edilmemektedir.
Kükürtlü Sabun Kullanılırken Dikkat Etmeniz Gerekenler
Kükürtlü sabun hassas ve kuru ciltleri tahriş edebilir. Yağlı ciltlere iyi gelen kükürtlü sabun kuru ciltlere iyi gelmeyebilir. Bu nedenle kükürtlü sabunu kullanmadan önce cilt tipinizi biliyor olmanız gerekir.
Kükürtlü sabunun faydalarından yararlanabilmek için hakiki, doğal ve tamamen katkısız olanın kükürtlü sabununu almaya özen gösterin.
Sabunu göz ve göz çevresinden uzak tutun. Sabun gözlerinle temas ederse bol su ile durulayın.
Bir hastalığınız varsa kükürtlü sabunun kullanmadan önce doktorunuza danışmalısınız.
Kükürtlü sabunu oda sıcaklığında ve kuru yerde saklamaya özen gösterin.
Ayrıca kükürtlü sabun gümüşlerin kararmasına neden olabilir. Bu nedenle kükürtlü sabunu gümüş eşyalarınızdan uzak tutmalısınız.
Be the first person to like this.
Ekmeğin Zararları: Yemeli mi Yememeli mi?
Ekmek Yemek mi Yememek mi Zararlı?
Ülkemizde son yıllarda en çok tartışılan konu ekmek. Televizyon ekranlarında sıkça gündeme getirilen bu konu hakkında kitaplar, makaleler yazılıyor. Kimileri ekmeğin bağırsak florasını hasara uğrattığını, bu alışkanlığın tıpkı sigara kullanımı gibi bir anda bırakılması gerektiğini ve ömür boyunca ekmeksiz bir diyetin sürdürülmesi gerektiğini söylüyor.
Kimi uzmanlar ise ekmeğin iyi bir karbonhidrat kaynağı olduğunu ve ekmeksiz bir hayatın vücutta başka sorunlara sebep olabileceğini savunuyor. Bir başka görüş ise beyaz ekmek yerine kepekli ekmeğin tercih edilmesi gerektiği iddiasını öne sürüyor. Hal böyle olunca birçok insan ekmek tüketimi konusuna nasıl bir yol izleyeceğini bilmiyor.
Ekmeğin zararları nelerdir? Peki hiç ekmek yememenin zararları var mı? Gelin, bu soruların cevaplarına birlikte bakalım. Ekmek mi yoksa hiç ekmek yememek mi zararlı sorusunun yanıtını arayalım.
Ekmeğin Zararları Nelerdir?
1) Besin Değeri Düşüktür
Sağlıklı bir yaşamın sırrı 3 beyazdan uzak durmak. Nedir bunlar? Un, şeker ve tuz.
Market ve fırınlardan satın aldığımız ekmek, genellikle beyaz undan yapılmaktadır. Basit karbonhidrat olarak nitelendirilen beyaz unun beyin sağlığı başta olmak üzere insan vücuduna birçok zararı olduğu bilinmektedir.
Beyaz un, kolay şekil alması ve daha beyaz görünmesi için çeşitli işlemlerden geçirilir. Değirmende öğütülürken içinden buğdayın en kıymetlisi olan ruşeym ve buğday kepeği alınır. Ruşeym ve buğday ile birlikte onların sahip olduğu vitaminler, mineraller, omega 3 ve 6 doymamış yağ asitleri, protein ve karbonhidrat değerleri de alınmış olur. Tüm besleyici özelliklerinden yoksun kalan beyaz un artık besin değeri düşük bir yiyecektir.
Beyaz unun bir diğer handikapı ise kolay acıktırması ve bunun sonucundan da kilo aldırmasıdır.
2) Glisemik İndeksi Yüksektir
Glisemik indeks, karbonhidrat içeren bir besinin yenildiği andan itibaren kana geçme ve kan şekerini yükseltme hızıdır.
Yapılan araştırmalarda ekmeğin glisemik indeksinin unun çeşidi ve nasıl çekildiğine göre farklılık gösterdiği gözlenmiştir.
İşlem görmeyen, taş değirmende öğütülen unların glisemik indeksi daha düşükken rafine beyaz undan yapılan ekmeğin glisemik indeksi daha yüksektir.
Ayrıca ekşi mayalı ekmeklerin glisemik indeksi düşük, endüstriyel maya ile yapılan beyaz ekmeğin glisemik indeksi ise daha yüksektir.
3) Bağımlılık Yapar
Ekmeksiz yemek yiyemediğini söyleyen insanların sayısı hiç de az değil. Bunun en önemli sebebi ekmeğin içeriğindeki şekerdir.
Dilimizde tatlı, tuzlu, acı ve eksi olmak üzere 4 adet tat alma duyusu bulunur.
Ekmek içerisindeki şeker sebebiyle diğer duyuları baskılar ve zamanla bağımlılık yapar.
Hazır ekmeklerin içerisinde çeşitli kıvam arttırıcı maddeler ve fruktoz bulunur. Bu kimyasal maddeler bağımlılığa sebep olur.
4) Gluten İçerir
Gluten, buğdayın içinde yer alan bir protein grubudur. Aslında buğdayın öz değerlerine sahip olan bu protein türü bazı hastalıklarda kaçınılması gereken bir madde olarak karşımıza çıkıyor.
Gluten alerjisi denildiğinde ilk akla gelen hastalık çölyaktır. Çölyak hastalığında glüten alerjisi artık kronikleşmiştir, yani ömür boyu sürer. Çölyak hastaları sadece ekmekten değil glüten içeren tüm besinlerden uzak durmalıdır.
Son yıllarda otoimmün hastalıkların gizli glüten alerjisinden kaynaklandığını savunan uzmanlar medyada sıkça haber olmaktadır. Özellikle Canan Karatay, Ahmet Aydın ve Ümit Aktaş gibi alanında uzman isimler otoimmün hastalığı bulunan kişilerin tıpkı bir çölyak hastası gibi glüten içeren yiyeceklerden uzak durması gerektiğini söylemektedir.
Hiç Ekmek Yememenin Zararları Nelerdir?
Ekmek zararları ile anlatılıyor. Hiç ekmek yememek ne kadar mantıklı?
Karbonhidrat hayatımız için önemli bir besin grubudur. Bu besin grubunun en önemli elemanı ekmektir. Son dönemde protein ağırlıklı, glütensiz beslenme programları çok popüler. Birçok bütüncül tıp uzmanı bu tarz beslenmenin daha sağlıklı olduğunu savunmaktadır. Ancak bunun aksini savunan, tek tip beslenmenin doğru olmadığını söyleyen uzmanların sayısı da az değildir.
Peki hiç ekmek yememenin zararları nelerdir?
Karbonhidrat kaynakları günlük ihtiyaç duyulan enerji miktarının neredeyse yüzde 60’ını karşılar. Eğer yeterli miktarda karbonhidrat alımı olmazsa vücut enerji olarak proteinleri kullanır. Bu durum zamanla kasların erimesine yol açabilir.
Ekmek aslında lif açısından zengin bir besindir. Özellikle çavdar, kepekli ve tam tahıllı ekmek içeriğindeki lif sayesinde bağırsakların düzenli çalışmasına katkıda bulunur. Lifli yiyeceklerin tüketilmemesi kabızlık başta olmak üzere çeşitli sindirim sorunlarına yol açabilir.
Tam tahıllı besinler vücudun enerji seviyesini yükselten birçok vitamin ve mineraller içerir. Özellikle tam tahıllı ekmek hem söz konusu vitamin ve mineraller hem de magnezyum açısından zengin bir besindir. Ekmeğin tamamen kesilmesi durumunda enerji düşüklüğü, yorgunluk ve halsizlik gibi şikayetler olabilir.
Karbonhidratların önemli görevlerinden biri de mutluluk hormonu olarak bilinen serotoninin salgılanmasına yardımcı olmasıdır. Ani bir kararla ekmek yemeyi bırakan bir kişi stresli bir ruh haline bürünebilir.
Sonuç olarak:
Ekmekle ilgili tartışmaların temeli geçmişten günümüze buğdayda yaşanan değişime uzanmaktadır. Genetiği ile oynanan, Canan Karatay’ın ekranlarda sıklıkla cüce buğday olarak bahsettiği buğdayın tarihi 50 yıl öncesine dayanıyor. Modern buğday verimli olmasının yanı sıra hastalıklara karşı daha dirençlidir. Özellikle kuraklığa karşı dayanıklıdır ve her bir başaktaki dane sayısı daha fazladır.
Organik, diğer bir deyişle antik buğday 14 kromozomdan meydana gelir. Ancak modern buğdayın kromozom sayısı 40’ı geçmiştir. Buna paralel olarak modern buğdaydaki glüten oranı artmış, vücudumuzun tolere edemediği seviyelere ulaşmıştır.
Modern buğdayın ve bu buğdaydan yapılan beyaz ekmek zararları oldukça fazladır. Öncelikle şunu söylemeliyiz ki beyaz undan yapılan ekmek bağışıklık sisteminin düzenli ve dengeli çalışmasına zarar vermektedir. Bu durum birçok kronik rahatsızlığa kapı aralar. Modern buğdayın bir diğer etkisi ise bağırsakların çalışma sistemini bozmasıdır. Sindirimin tam olarak gerçekleşmemesi başta çölyak olmak üzere birçok hastalığa sebep olmaktadır. Tüm bu nedenlerle beyaz ekmeğin hayattan çıkarılmasında fayda vardır.
Beyaz ekmek yerine tam tahıllı ekmek, kepek ekmeği, çavdar ekmeği, siyez unundan yapılan ekmek veya ekşi maya ile yapılmış ekmek tercih edilebilir. Bu ekmek çeşitleri vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin, mineral ve lif açısından zengindir. Uzmanlar özellikle kepekli ekmeği ve tam buğday ekmeğini tavsiye ediyorlar. Beyaz ekmek ile kıyaslandığında kepekli ekmeğin zararları yok denecek kadar azdır. Genetiği değiştirilmemiş, atalık buğdaydan elde edilen un ile yapılan ekmek en iyi ekmek tercihidir. Dilerseniz atalık buğdaydan yaptığınız ekmekte ekşi maya da kullanabilirsiniz. Ekşi maya ekmeğin içerisindeki glüten oranını azaltır.
Çok ekmek yemenin zararları gibi hiç ekmek yememenin zararları da vardır. Karbonhidrat vücudun ihtiyaç duyduğu besin öğelerinden biridir. Çölyak rahatsızlığınız yoksa ekmeği hayatınızdan tamamen çıkarmak yerine daha sağlıklı ekmek çeşitlerine yönelmeniz çok daha doğru bir karar olacaktır.
Be the first person to like this.
Passiflora Çayının Sizi Sakinleştirecek 7 Faydası
Passiflora Çayı: Kaygı ve Strese Doğal Reçete
Stresten arınmak, yorgunluğu gidermek, ağrıları kesmek için zaman zaman bitkisel desteklere başvurabilirsiniz. İlaçlardan uzak bir şekilde yaşamak ya da bitkisel tedavi yöntemlerinden de medet ummak istediğiniz anlarda, doğanın size sunduğu sonsuz eczaneden en ekonomik şekilde destekler alabilirsiniz.
Çeşitli ülkelerde sakinleştirici bitki olarak bilinen passiflora bitkisi çayı, ülkemizde çarkıfelek bitkisi adıyla bilinir ve etkili sakinleştiricilerden biridir. Passiflora çayı doğanın size sunduğu bir armağandır.
Passiflora çayı etkileri hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler için hazırlanan bu yazımızda, passiflora çayı faydaları üzerine çeşitli detaylar yer alıyor. Aklınızdaki passiflora çayı ne işe yarar sorusunu gidermek için zaman kaybetmeden yazının sonuna kadar okumalısınız!
Passiflora Çayının Sizi Sakinleştirecek 7 Faydası
1) Kan Basıncını Dengeler
Passiflora çayı üzerine yapılan araştırmalar sonucunda, bu çayı içenlerin kan basıncının dengelendiği kanısına varılmıştır.
Eğer tansiyon probleminiz varsa ve sık sık ciddi değişimler yaşanıyorsa passiflora çayı tüketerek kan basıncını dengede tutabilirsiniz.
Bu çayı düzenli şekilde içtiğiniz takdirde ani tansiyon değişimleri yaşamaktan uzak kalabilirsiniz.
2) Uykuyu Düzenler
Son günlerde uykuya dalmakta zorlanıyorum diyorsanız uykudan 30 dakika önce passiflora çayı tüketmeniz önerilir.
Sinir hücrelerini yatıştıran passiflora çayı sayesinde, kesintisiz uykuya dalabilirsiniz.
Güne uyandığınızda kendinizi daha dinç hissetmek istiyorsanız her gece passiflora çayı içmeyi deneyebilirsiniz.
3) Kalp Hastalıklarını Önler
Damar tıkanıklığını önleme görevi olan passiflora çayı, kalp hastalıklarının oluşma riskini de ortadan kaldırmaktadır.
İleri yaşlarda görülme ihtimali daha yüksek olan kalp hastalıklarına önlem almak adına her sabah 1 fincan passiflora çayı tüketebilirsiniz.
İçtiğiniz her passiflora çayı, size yaşamdan 1 gün daha verecektir.
4) Stresi Engeller
Passiflora çayının bilinen en yaygın özelliği stresi yok etmesidir.
Eğer son dönemlerde sıkıntılı günler geçiriyorsanız, stresten uzak bir şekilde yaşamak için bu çayı tüketebilirsiniz.
Beyin hücrelerini uyaran passiflora çayı, kendinizi daha iyi hissetmenizi ve gevşemenizi sağlayacaktır.
5) Ağrıyı Hafifletir
Antioksidan etkili passiflora çayı sayesinde, ağrı kesici ilaç kullanmadan ağrılardan kurtulabilirsiniz.
Kas ve kramp, kemik ağrısı ve baş ağrısı gibi şikayetleriniz olduğunuz anlarda 1 fincan taze passiflora çayı demleyip tüketebilirsiniz.
Çok geçmeden ağrının hafiflediğini fark edeceksiniz.
6) Dikkat Dağınıklığını Giderir
Sınav hazırlığı döneminde ya da odaklanmanız gereken bir durumda eğer sık sık dikkatiniz dağılıyorsa fincanlarınızda passiflora çayı yer almalıdır.
passiflora çayı içerek dikkat dağınıklığını önleyebilirsiniz.
Sinir hücrelerini uyaran bu çay sayesinde, odaklanmanız gereken detaylar daha dikkatli şekilde fark edeceksiniz ve algılarınız daha da açık olacaktır.
7) Kaygıyı Ortadan Kaldırır
Hayatın pek çok anında yaşam kalitesini düşüren kaygı, passiflora çayının etkisiyle ortadan kaldırılabilir.
Panik atak tedavisinde de tavsiye edilen bu çay, kaygılı ve endişeli durumlarda kendinizi daha sağlıklı hissetmenize yardım eder.
Genel olarak hayata karşı bir endişe içindeyseniz düzenli aralıklarla passiflora çayı içerek daha mutlu bir yaşama sahip olabilirsiniz.
Passiflora Çayı Nerede Satılır?
Passiflora bitkisi, ülkemizde tüketim amacıyla yetiştirilme imkanı olmayan bir bitkidir.
Eğer bu çayı tüketmek istiyorsanız, çeşitli çay firmaları tarafından hazırlanan bitki çaylarını temin edebilirsiniz.
Dilerseniz sadece passiflora bitkisiyle hazırlanan poşet çayları demleyebilirsiniz.
Eğer aktardan temin edebilirseniz, kuru passiflora alıp evinizde kendiniz demleyebilirsiniz.
Poşet formda satışa sunulan passiflora bitki çayının piyasa ortalaması; 20 adet için 10 TL civarında olmaktadır.
Temin etmekte zorlandığınız anlarda internet üzerinden satış yapan firmalarla iletişime geçebilirsiniz.
Passiflora Çayı Yan Etkileri ve Zararları
Passiflora çayının kanı sulandırma etkisi ve kas gevşetme gücü vardır.
Eğer kan sulandırıcı ilaç yahut iğne kullanıyorsanız, bu çayı tüketmeden önce doktorunuza danışmalısınız.
Gebelik döneminde tüketimi önerilmemektedir. Kas gevşetme etkisinden dolayı rahim kaslarının kolayca gevşemesine neden olacaktır. Bu durum ise bebeği ve sizi risk altında bırakır.
İlaçlarla etkileşime girmemesi için ilaç kullanılan günlerde passiflora çayını tüketmekten kaçınmanız gerektiğini hatırlatırız.
Passiflora Çayı Nasıl Yapılır?
Evinizde, ofis ortamında ve dilediğiniz her yerde kendinizi daha iyi hissetmeniz adına passiflora çayı hazırlamak için şu adımları izleyebilirsiniz:
Malzemeler:
1 tatlı kaşığı passiflora bitkisi
250 ml sıcak su
Hazırlanışı:
Aktardan temin edeceğiniz kurutulmuş passiflora bitkisinden 1 tatlı kaşığı alın ve 1 fincan sıcak suyun içine ekleyin.
Sıcak suyun içinde otların açılmasını ve 5 dakika kadar demlenmesini bekleyin.
5 dakika sonra bir süzgeç yardımıyla farklı bir bardağa aktarın.
Süzülen çayı taze taze tüketerek etkilerini görebilirsiniz.
Her içmek istediğinizde taze şekilde hazırlamanız daha sağlıklı bir seçim olacaktır.
Be the first person to like this.
Kamkatın 10 İnanılmaz Faydası
Kamkatın İlaç Gibi Gelecek Faydalı Özellikleri
Kamkat, turunçgillerden bir meyvedir. Görüntüsüyle sempati kazandıran, faydaları ile hemen hemen her evde yerini alan bu meyve asırlardır insanlığa şifa dağıtmaktadır. Hem süs bitkisi olarak hem de meyve ağacı olarak yetiştirilen kamkat, dalların üzerindeki minik turuncu meyveleri ile ilgileri üzerine toplar.
Ilıman iklimlerde sıkça gözünüze çarpan kamkat, turunçgiller ailesinin en minik üyesidir. Minik olduğuna aldanmamanızı ve büyük faydaları olduğunu hatırlatmak isteriz. Kamkatın faydaları sayesinde türlü türlü hastalıkları önleyebilir daha huzurlu bir yaşam sürebilirsiniz.
Kamkat meyvesinin faydaları kamkat suyunda, reçelinde, dilimlerinde ve kabuğunda gizlidir. Kamkatın faydaları nelerdir diyenler için bu yazımız oldukça yararlı olacak. Şimdi hep birlikte kamkat faydaları üzerine yoğunlaşalım!
Kamkatın 10 İnanılmaz Faydası
1) Göz Sağlığını Korur
Kamkat faydası çocukları ve yetişkinleri sağlıklı gözlere kavuşturuyor.
A ve C vitamini içeren kamkat, görme yetisini güçlendirme görevine sahiptir.
Görme bozukluklarını önlemek adına mevsiminde kamkat tüketilebilir.
Mevsimi dışında kahvaltılarda kamkat reçeli de tercih edildiğinde görme sorunlarına karşı önlem alınır.
2) Diş Çürümesini Önler
Kamkat bakterileri temizleyen bir meyvedir ve ağız içindeki bakterilerin oluşmasına engel olur.
Diş sağlığına önem verenlerin kamkatı tüketmesi tavsiye edilmektedir.
Sağlıklı gülüşlere sahip olmak adına kamkat tüketerek ağız içindeki bakterileri temizleyebilirsiniz.
Ayrıca kötü koku oluşumunu da bu meyve ile ortadan kaldırabilirsiniz.
3) Kan Şekerini Dengeler
Kamkat faydaları şeker hastalığı olanlar için oldukça önem taşıyor.
Kan şekerinin yükselmesini önleyen antioksidan maddeleri barındıran kamkat, şeker hastaları tarafından tüketilebilir.
Şeker dengesi kontrol altına alındığında kişiler kendilerini daha sağlıklı hissederler.
Sık sık şekeriniz yükseliyorsa kamkat tüketerek kan şekerini ideal seviyeye düşürebilirsiniz.
4) Cilt Hücrelerini Onarır
Solgun ciltlerin, sivilceli bölgelerin iyileşmesi için kamkat tüketilmesi tavsiye edilmektedir.
Antioksidan maddeler ve C vitamini sayesinde cilt hücrelerinin onarımını kamkat gerçekleştirir.
Kamkat suyu ile cilt maskesi uygulayıp cildinizde doğrudan etkilerini görebilirsiniz.
Düzenli olarak ve mevsiminde kamkat tüketerek, yeni hücrelerin oluşumunu destekleyebilirsiniz.
5) Bakteri Oluşumunu Önler
Kamkat vücudu temizleyen bir meyvedir. Bakteri oluşumuna engel olma görevini taşır.
İdrar yollarında oluşan enfeksiyonu, cilt üzerinde meydana gelen bakteriyi küçük turunçgil kamkat önleyecektir.
Özellikle de yara ve doku hasarında kamkat tüketilmesi önerilir.
Bakterilerin yayılmasını kamkat tüketerek engellemiş olacaksınız.
6) Bağırsakları Temizler
Kamkatta lif bulunur ve bu lifler bağırsak sağlığı için oldukça önemlidir.
Bağırsaklarda meydana gelen parazitlerin temizlenmesi için kamkat tüketebilirsiniz.
Kamkat bağırsakların rahatlamasını ve temizlenmesini sağlayacaktır.
Sahip olduğu mineral ve vitaminler sayesinde, daha aktif bir bağırsak düzeni oluşturacaktır.
7) Vücuda Enerji Verir
Kamkat bağışıklık dostu olan faydalı bir meyve türüdür.
Yorgun olduğunuz anlarda kamkat tüketerek ihtiyacınız olan enerjinin büyük bir kısmını karşılayabilirsiniz.
Dilerseniz meyve suyu haliyle de tüketebilirsiniz.
Kan dolaşımını hızlandıracak ve üzerinizdeki yorgunluğu atacaktır.
8) Kas Ağrılarını Dindirir
Kan dolaşımı üzerinde etkileri büyük olan kamkat, kas ağrılarını dindirmenin de doğal bir yoludur.
Spor sonrasında ya da yorucu günlerin ardından meyve seçiminizi kamkatla yaparsanız vücudunuzdaki ağrıları dindirebilirsiniz.
Sadece kas ağrısı değil baş ağrısını da bu meyve ile önleyebilirsiniz.
Ağrı kesici ilaç almak istemediğiniz dönemlerde kamkat tüketmeniz önerilir.
9) Mide Asitlerini Düzenler
Kamkatın mide sağlığı üzerinde de faydaları vardır.
Mide rahatsızlıklarını önlemek için kamkat suyu, reçeli ve meyvesini tüketebilirsiniz.
Mide enzimlerini dengeler, şişlik ve gaz oluşumunu önler.
Yemekten 30 dakika sonra kamkat suyu içerek hazımsızlığı giderebilirsiniz.
10) Saçları Güçlendirir
Son dönemlerde saçlarınızın döküldüğünü ve solduğunu hissediyorsanız saçlarınızın vitamine ihtiyaç duyduğunu hatırlamalısınız.
Saç sağlığında etkileri güçlü olan kamkat, saçların gerek duyduğu C vitaminini karşılamaktadır.
Daha sağlıklı saç derisi ve saç telleri için kamkat tüketmeniz önerilir.
Saç maskesi yapacağınız dönemlerde 2 yemek kaşığı kamkat suyunu maskeye ekleyerek etkilerini görebilirsiniz.
Be the first person to like this.
People Also Like
Health/Beauty
2
likes