Kategoriler
VİCDAN MUHAKEMESİ ÜZERİNE
Belki de sadece bir yarım gülüşün arkasına saklanmıştı mutluluk. Oradaydı, hep orada kalacaktıve bizim onu bulmamızı bekleyecekti ömrü boyunca. Unuttuk artık küçük mutluluklar ile avunmayı. Unuttuk...
Oysa ki çok yakındı mutluluk, o kadar yakında ki içimizde. Hep başka yerlerde aradık, hep başkalarını suçladık. Dışarda bir hayat aramakla geçiyor ömrümüz. Ne zaman unuttuk sahi? Kendi içimizden ne zaman uzaklaştık bu kadar? Oysa bir köş...
283 görüntüleme
1 beğeni
Papatya Falları
Bir papatya falına bıraktık sevginin varlığını. Kaç yaprağı oluşu inandırdı bizi sevilip sevilmediğimize. Oysa sadece göstergesi olabilirdi çiçekler sevginin, kanıtı sandık. Bazen o kadar çok istedik ki sevilmeyi sapını da kattık işin içine. Bir seviyor sevmiyora aşkımızı bağladık...
Sahi ya bilse bunu apatyalar gülmezler mi halimize?
"Ahh şu insanlar da ne garipvarlıklar."
Diye iç geçirip halimize acıyanlar bile bile çıkar aralarında.
...
236 görüntüleme
1 beğeni
Benim Adım Kırmızı, Orhan Pamuk'un ilk defa 1998 yılında yayınlanan, tarihî kurgu türünde bir romanıdır.
1591 yılı kış ayları, İstanbul. İki erkek çocuğu annesi güzeller güzeli Şeküre'nin kocası dört yıldır savaştan dönmemiştir. Çocukluk aşkı, yeğeni Kara ise aşkını açıkladığı için evden kovulmuş ve ancak on iki sene sonra İstanbul'a dönebilmiştir. Döner dönmez de hala çok sevdiği Şeküre ile evlenmenin yollarını arar.
Babası ve iki çocuğu ile birlikte kalan Şeküre'nin gönlü hem Kara'da hem...
337 görüntüleme
0 beğeniler
İntibah Roman Özeti
Namık Kemal’in Magosa’da sürgündeyken yazdığı bu roman edebiyatımızda ilk edebi romandır. Asıl adı “Son Pişmanlık” olan roman Maarif Nezaretinin sansürü dolayısıyla bazı bölümleri çıkarılmış, adı da “İntibah” ya da “Sergüzeşt-i Ali Bey” olarak değiştirilmiştir. Romanın ilk tahlil ve tasvir romanı olma özelliği de vardır. Roman teknik açıdan kusurlu olup gereksiz betimlemelerle doludur.
...
469 görüntüleme
0 beğeniler
Bu Ayrılığın Beni Hiç Sarsmadığı Söylenemez
Ben de herkesi bıraktığım yerde, düşündüğüm gibi, durgun ve hareketsiz, yaşıyor sanırım. Bir ihanet kokusu seziliyordu derler ya, albayım... «O zaman daha evliydim. Bazı güçlüklerim vardı. Konuşmakla geçeceğini sanıyordum. Seni aradım.» Canım. Seni görmek istiyordum kısacası. İnsan görmekle bile bazı şeylerin ağırlığına dayanabilir, avunabilir, hayal kurmağa devam edebilir. Sen anlamazsın tabii. Anlamak için, insanın bazı eksik yönleri olmalı.
...
386 görüntüleme
0 beğeniler
Veronika Ölmek İstiyor – Paulo Coelho
Romanın başkahramanı olan Veronika, Slovenya’nın Ljubljana şehrinde elit bir ailenin çocuğu olarak hayatını sürdüren yirmi dört yaşında güzel bir kızdır. Paulo Coelho, aslında gençlik yıllarında ailesi tarafından akıl hastanesine yatırılması ve orada yaşadığı acı hatıraları Veronika ile canlandırmaya çalışmıştır. Kitapta dikkate değer psikolojik ve felsefi detaylar önem taşımaktadır. Konuşmalar sırasında insanın iç dünyasına ve dünya düzenine ait baz...
841 görüntüleme
0 beğeniler
ELALEM NE DER?
Hayat bazen umduğun ve bulduğun arasındaki o dev uçurumda, senin yüzündeki o kırık tebessüm ile yoluna devam etmeye çalıştığın anlarda bile pes etmeyip, bir kez olsun sana acımayıp daha da üstüne üstüne gelerek dünya üzerindeki ne kadar zorluk varsa sana çektirmeye yemin etmişçesine oynar tüm kozlarını. Ya da biz öyle hissederiz. Bilmiyorum…
Sanırım biz insanlar hayatı hep bardağın dolu tarafından yaşamayı, hep güneşli, yeşi...
294 görüntüleme
0 beğeniler
Saatleri Ayarlama Enstitüsü Roman Özeti
Bir fikir romanı olan Saatleri Ayarlama Enstitüsü, kültür değişimi gerçekleştirmekte olan Türk toplumunun türlü sorunlarını saptamakta, onları yorumlamakta veya tartışmaya açmaktadır. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın yazdığı eserde şiirsel, özgün bir anlatım vardır.
...
302 görüntüleme
0 beğeniler
Mai ve Siyah Roman Özeti
Ağır ve anlaşılması zor bir dili olan “Mai ve Siyah” tatlı hayallerle acı gerçeklerin sergilendiği bir romandır. İlk olarak 1896 yılında Servet-i Fünun dergisinde resimli olarak yayımlanmıştır. Dilde sadeleşme önem kazanınca yazarı Halit Ziya Uşaklıgil tarafından sadeleştirilmiştir. Çevre tasvirleri ve insan tahlillerinde başarılı bir eserdir.
...
259 görüntüleme
0 beğeniler
Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat Roman Özeti
Romanın “Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat” olan adı “Talat ve Fitnat’ın Aşkı” anlamına gelmektedir. 1872’de Şemsettin Sami tarafından yazılmış olan roman, edebiyatımızdaki ilk romandır. Eserde romantik unsurlar dikkat çekicidir. Eser roman tekniği açısından zayıftır, dili ise zamanına göre sadedir. Şemseddin Sami’nin roman alanındaki tek eseri olan yapıt, Türk edebiyatının ilk romanı kabul edilir.
Romanın Özeti:
...
284 görüntüleme
0 beğeniler
Köroğlu Destanı
Bolu beyi, en güvendiği seyisi olan Yusuf’a: “Çok hünerli ve değerli bir at bul.” emrini verir. Seyis Yusuf, uzun süre Bolu Beyi’nin isteğine uygun bir at arar. Büyüdüklerinde istenen niteliklere sahip olacağına inandığı iki tay bulur ve bunları satın alır. Bolu beyi bu zayıf tayları görünce çok kızar ve seyis Yusuf’un gözlerine mil çekilmesini emreder. Gözleri kör edilen ve işinden kovulan Yusuf, sıska taylarla birlikte evine döner.
Oğlu Ruşen Ali’ye verdiği talimatlarla t...
287 görüntüleme
0 beğeniler
Şimdi Beni De Garip Bakışlarla Süzenler Var.ben Onlara Aldırmıyorum.
Oğuz Atay
Yalnız bu sefer dikkat edelim albayım' diye yalvardım. 'Bu sefer bir oyuna gelmeyelim. Son fırsatı da elimizden kaçırmayalım. Bütün ihtimalleri hesaplayalım. Bütün teknikleri öğrenelim. Göründüğümüz kadar olmayalım. Hiç olmasa, göründüğümüzden az olmayalım. Hemen tükenmeyelim. Bütün milletlere rezil olmayalım. Bizden iyi bir oyun çıksın. Mış gibi yapmaktan usandım Albayım.' Albayım, benim gibi telaşa kapılmadı. ...
286 görüntüleme
0 beğeniler
'Ben tavanarasındayım sevgilim! ' diye bağırdı delikten aşağı doğru. 'Eski kitaplar bugünlerde çok para ediyor. Bir bakmak istiyorum onlara.' Son sözlerimi duydu mu? 'Orası çok karanlıktır; dur, sana bir fener vereyim.' İyi. Durgun bir gün. Bütün hayatım boyunca sürekli bir ilgi aradığımı söylerdi birisi bana. Gülümsediğimi gösteren bir ayna olsaydı; biraz da ışık. 'Bir yerini kırarsın karanlıkta.' Delikten yukarı doğru bir el feneri uzandı. Fenerli elin ucundaki ışık, rasgele, önemsiz bir ...
350 görüntüleme
0 beğeniler
Her şeyden önce su vardı. Yer, ay, gök, güneş yoktu. Sadece Tanrı Kayra Han (Kuday)vardı, ancak yalnızdı ve canı sıkılıyordu, sudan gelen bir ses ona "yarat" dedi.O da kendi gibi birini yarattı ve ona kişi dedi. İkisi de birer kara kaz gibi su üzerinde uçuyorlardı. Tanrı Kayra Han bir şey düşünmüyordu. O sırada Kişi, yeli bulup suyu dalgalandırdı. Kayra Han'ın yüzüne su sıçrattı. Bunu yapınca da kendisinin Tanrı'dan güçlü olduğunu sandı; daha yüksekte uçmak istedi. Ama uçamadı; suya düşüp dibe b...
245 görüntüleme
0 beğeniler
Manas Destanı
Destan Hakkında Kısa Bilgi
Bu muhteşem Türk Destanının tamamı 400.000 mısradır. Bir Kırgız destanıdır. Müslüman Kırgızlarla Putperest Kalmuklar arasında mücâdeleleri anlatır. Bununla beraber Manas Destanı’nın dokuzuncu yüzyılda, Kırgızların Yenisey Kıyılarında devlet kurmağa başladıkları sırada oluşmuş olduğunu ileri süren ilim adamları da vardır. Manas’ın, tarihte gerçekten var olduğunu gösterir izler görülememiş ise de, Kırgız-Kalmuk mücadelelerinde göz doldurmuş bir Kırgız...
316 görüntüleme
0 beğeniler
Öne Çıkan Blog
En İyi Blogcular